Zonguldak Kömür Havzası Ve Kentsel Yerleşme İlişkisi
(Relationships Between the Coal Basin and Urban Settlement in Zonguldak
)
Yazar
|
:
Erman Aksoy
|
Hazirlayan
|
Türü |
:
Hazırlama
|
Baskı Yılı |
:
2015
|
Sayı |
:
44
|
Sayfa |
:
1-14
|
Özet
Ülke ekonomisine olumlu katkı sağlayan madencilik, kentlerin şekillenmesine ve gelişmesinde de etkin role sahiptir. Ekonomik olarak olumlu yanlarının olmasına rağmen madenciliğin kentsel gelişme yönünden önemli riskleri de bulunmaktadır. Maden sahlarının yanına ya da üzerindeki yerleşim alanları tasman tehlikesi altındadır. Madencilikle geçimini sağlayan kentlerde, kentsel planlama çalışmaları tasman riski gözetilerek yapılmalı nüfus projeksiyonları, kentsel sosyal ve teknik altyapı bu doğal veriler doğrultusunda planlanmalıdır. Başka bir deyişle, kentleşme politikası, tasmanların olumsuz etkilerini en aza indirecek bir kararlar ve programlar bütünü olmalıdır. Zonguldak kentinde taşkömürü üretimine paralele gelişen kentleşme olgusu zaman içinde tasman alanları üzerine plansız konut alanlarının oluşmasına neden olmuştur. İmar afları ile yasal boyut kazanan bu düzensiz konut alanları tasman tehlikesi ile karşı karşıya kalmıştır.<
Anahtar Kelimeler
Tasman, Zonguldak, Yerleşim alanı, Kent Planlama
Abstract
Mining is not only a positive contributor to the economy of a country but it also undertakes an active role in the shaping up of cities and in their development further on. From the perspective of urban development, mining, despite its positive economic value, brings along risks that should be taken into consideration in urban development. Settlement areas constructed next to or on top of mining areas are under the risk of subsidence. In the cities where mining constitutes the primary income source for the population, urban development plans should be prepared with considerations aiming at evading the critical risks of subsidence. In this framework, population projections, and urban social and technical infrastructure must be planned in line with the related natural (geological) data. In other words, the urbanization policy must be of a holistic structure integrating decisions and programs which will minimize the negative impacts of subsidence probabilities. In the city of Zonguldak, the urbanization phenomenon that developed in parallel to the anthracite production, resulted, in time, in the creation of housing areas situated on the subsidence areas. Such irregular and disorderly residential areas were legitimized by zoning amnesties, and faced the risks of subsidence.<
Keywords