Kilise-Devlet İlişkilerinde İyileşme: 1943-1957 Yılları Arası Sovyet Rusya’da Din Politikası
(Recovery of the Church-State Relationship: The Religious Policy in the Soviet Russia between 1943-1957
)
Author
|
:
Yasin Coşkun
|
|
Type |
:
Copyright
|
Printing Year |
:
2018
|
Number |
:
60
|
Page |
:
46-53
|
Özet
Rusya’da 1917 yılında Bolşeviklerin yönetimi devralması ile beraber dine karşı sert bir politika izlenmeye başlanmıştı. Komünist yönetimde dine yer yoktu. Halkın büyük bir bölümü Ortodoks Hristiyan olan Sovyet Rusya’da Rus Ortodoks Kilisesi’ne karşı ağır baskı uygulanmıştı. Özellikle 1930’larda yürütülen din karşıtı kampanya daha da hızlanmış, birçok kilise kapatılmış veya komünist yönetimce mallarına el konulmuştu. Aynı zamanda patrik seçimi yapılması da yasaklanmıştı. Sovyet Rusya’daki bu politika II. Dünya Savaşı’nda yaşanan gelişmelerle farklı bir boyut kazanacaktı. Almanların SSCB’ye saldırmasının ardından Ortodoks dini liderler Nazilere karşı Sovyet rejiminin yanında yer almıştı. Rus topraklarının savunulması için halk teşvik edilmişti. Kilise’nin bu “vatansever” tavrı Stalin’in dikkatini çekmiş ve 1943 yılının sonbaharında Stalin, üç Ortodoks Metropolitle bir görüşme gerçekleştirmişti. Bu görüşmenin ardından kilise-devlet ilişkilerinde bir iyileşme meydana gelmişti. Kiliseler yeniden açılmaya başlanmış, dini özgürlükler artmıştı. Stalin’in yeni din politikasının arkasında yatan sebep yalnızca kilisenin “vatansever” faaliyetinden ibaret değildi. II. Dünya Savaşı’ndan sonra topraklarını genişleten Sovyet rejimi, Batılı ülkelere karşı Sovyet yönetiminin dine karşı hoşgörülü olduğunu göstermeye çalışmıştı. Böylece Batı’nın Sovyet yayılmacılığından duyduğu endişeyi azaltmayı planlamıştı. Bu çalışma kilise-devlet ilişkilerinde iyileşmenin başladığı 1943 yılından tekrar kilise üzerinde baskının oluştuğu 1957 yılına kadar olan dönemde Sovyet yönetiminin kiliseye yönelik politikasının bir analizini yapmaktadır.
Anahtar Kelimeler
SSCB, Rus Ortodoks Kilisesi, Josef Stalin, Metropolit Sergii, Nikita Kruşçev
Abstract
When the Bolsheviks took over the administration in Russia in 1917, a tough policy against the religion began to be pursued. There was no religion in communist rule. In Soviet Russia, where most of the people were Orthodox Christians, there was heavy pressure against the Russian Orthodox Church. Especially in the 1930s, the anti-religious campaign was accelerated, many churches were closed down and their property was seized by the communist government. The Soviet authorities forbade the patriarchal election. This policy in Soviet Russia was going to change after the developments in World War II. After the Germans attacked the USSR, Orthodox religious leaders were beside the Soviet regime against the Nazis. The people were encouraged to defend the Russian lands. This “patriotic” attitude of the church attracted Stalin’s attention and in the fall of 1943 Stalin met with three Orthodox Metropolitans. After that, there was an improvement in church-state relations. Churches started to open again, religious freedoms increased. The reason behind Stalin’s new religious policy was not just the “patriotic” activity of the church. The Soviet regime, which widened its territory after World War II, tried to show the Western World that the Soviet government was tolerant of the religion and tried to reduce the West’s anxiety of Soviet expansion. This study is an analysis of the politics of the Soviet administration towards the Church from 1943, when church-state relations began to recover, until 1957, when anti-religious campaign started to increase again.
Keywords
USSR, Russian Orthodox Church, Joseph Stalin, Metropolitan Sergii, Nikita Khrushchev